Millî Kültür Düşmanlığı

Hüseyin YENİÇERİ - haberiniz.com

Kültür sözcüğü birçok anlama geldiğinden öteki anlamlarından uzaklaşmak için “bir toplumu başkalarından ayıran değerler bütününe” MİLLİ KÜLTÜR  diyoruz. Bir toplumun varlığı da milli bir kültüre sahip olmasına bağlı. Dolaysıyla bir kültüre düşmanlık doğrudan bir millete düşmanlık anlamına gelir. İçimizden birinin kültürümüze ya da bize düşman olması için çok büyük hak kayıplarına uğraması lazım gelmez mi? Akıl ilk anda bunu düşündürür insana. Milli kültürümüze düşman olanlar incelendiğinde görülür ki bırakın hak kaybını, bizden kat kat fazla hak ve imkânlara sahipler. En iyi arabalara binerler, en iyi evlerde otururlar, en iyisini yer, en iyisini giyerler.

Milli kültür düşmanlığının altında yatan nedir o zaman? Bence tarih. Milli kültür öğelerinden olan tarih, bir kültürün başkalarıyla bol ölçüşmesidir. Bir kültürün eylem haline dönüşmesidir. Bir kültürün bir başkasını yere sermesidir. Yenilen kültür, bunu asla unutmadığı için yaşayan unsurları yenikliğin ve ezikliğin verdiği aşağılık duygusuyla kendilerini yenen kültüre düşman olmaktadırlar. Hele muzaffer kültür kendine layık olmayanlarca temsil ediliyorsa bu durum milli kültürün düşmanlarına büyük güç ve cesaret vermektedir.

Türk Tarihi, dünyada bugüne kadar yaşanmış en muhteşem denilecek üç beş tarihten biridir. Yatağına sığmayan bir ırmak gibidir. Birçok ufak tefek dereyi, çayı yutan bir ırmak. Ve sürekli yeni yataklar edinen bir ırmak. İşte bugün bize duyulan öfkenin altında bir ırmağa benzettiğimiz bu tarih öğesi yatmaktadır. Milli kültürleri araştıran araştırmacılar her kültürün, dolaysıyla her tarihin yükselme ve gerileme dönemleri olduğunu belirlemişlerdir. (MED-CEZİR DÖNEMİ) Biz içinde yaşadığımız deryanın bu med-cezirlerini bilmediğimizden bize neden düşmanlık edildiğini anlayamıyoruz. Düşmanlığın nedeni kültürün yükselme   ya da med dönemleridir.

Kaynak: http://www.haberiniz.com.tr/yazilar/koseyazisi80995-Milli_Kultur_Dusmanligi.html